9/20/2025

Nepal Devrimci Öğrenci Cephesi - Nepal Bağlamı: Emperyalist Komplo ve Karşısında Devrimci Potansiyel

10 Eylül 2025

Nepal'deki son gelişmelerle ilgili olarak Hindistan'dan Devrimci Öğrenci Cephesi (RSF) tarafından yayınlanan bir makalenin gayri resmi çevirisini sizlerle paylaşıyoruz. Son haberimizden bu yana ölü sayısı güncellendi: en az 51 kişi öldü ve 1.300'den fazla kişi yaralandı. Eski Başyargıç Sushila Karki yeni bir Başbakan olarak atandı.

Nepal'de devam eden kitlesel isyan bağlamında Hindistan sosyal medyasında ilginç bir ‘Ram-Sol’ [Nepal'in başkanı Ram Chandra Poudel, daha önce Nepal Kongre Partisi'nin bir parçasıydı - İngilizceye çevirenin notu] birlikteliği görülüyor. Komplo tacirleri de dahil olmak üzere “solcular” zaten her yerde CIA'in elini görüyorlar (Nepal'deki olaylarda CIA'in parmağı olmadığı iddia edilmiyor, bu daha sonra tartışılacak), ancak RSS [Rastriya Samachar Samiti, Nepal'deki ana medya kuruluşu - İng. ç.n.] - ABD'nin evcil hayvanı, bir süredir eski sahibinden doğru düzgün yem alamadığı için, onlar bile ‘CIA-CIA’ diye bağıranlara katıldılar. Peki, olayların arkasında sadece CIA mi var? Bütün yaşananlar ‘ince bir tasarım’ın sonucu mu? Nepal'deki kitlesel isyan, Nepal hükümetinin 26 sosyal medya uygulamasına yasak getirmesiyle başladı. Ancak bu sadece bir bahaneydi. Bir süredir Nepal sosyal medyasını takip edenler, sosyal medya yasağı bastırıldıktan sonra bile iki kelimenin ortaya çıktığını biliyor. Kim bu 'Nepo Baby'ler [Nepal’de hükümet çevrelerindeki yaygın nepotizm (akraba, eş-dost kayırmacılık) nedeniyle önde gelen politik figürlerin çocukları bu şekilde adlandırılmaktadır ve bunların ultra-lüks yaşamları ezici çoğunluğu yoksullukla boğuşan olan halk kitleleri arasında büyük tepki çekmektedir - Türkçeye çevirenin notu]? Bu soruya cevap aramadan önce Nepal'in yakın tarihinden biraz bahsetmek gerekiyor.

Nepal şu anda sözde ‘demokratik bir cumhuriyet’ ancak 21. yüzyılın başında bile Nepal kralın yönetimi altındaydı. Emperyalizmin simsarı ve feodalizmin hamisi olan bu monarşi, Nepal halkı için kan emici bir sülük gibiydi. 20. yüzyılın sonunda, tüm sömürü sistemlerini kökünden söküp atma hayaliyle Nepal halkı, monarşi de dahil olmak üzere Nepal'in halk düşmanı eski devlet sistemini kökünden söküp atmak amacıyla devrimci bir halk savaşına girişti. Devrimci komünistlerin önderliğinde örgütlenen bu halk savaşı Nepal monarşisinin temellerini sarstı. Monarşinin gerçek sponsorları, yani çeşitli emperyalist devletler, IMF-Dünya Bankası gibi yağmacı çevreler ve Nepal'deki kan emici büyük bürokratik burjuvazi ve büyük toprak ağaları, kralın sürdürülmesi durumunda Nepal halkının tüm yağma sistemlerini yok edeceğini fark ettiler. Bu güçler Nepal Kongresi, “Nepal Komünist Partisi (Birleşik Marksist-Leninist)”, [Şimdiye kadar Başbakan olan KP Sharma Oli'nin liderliğini yaptığı parti - İng.ç.n.] vb. gibi parlamenter partiler tarafından temsil ediliyordu. Tüm bu şeytani güçler ve onların vekili olan parlamenter partiler, Nepal'in devrimci halk savaşı önderliğinin bir bölümünü, yani Prachanda-Oli-Baburam Bhattarai vb. ortakları haline getirmeyi başardılar. Bu birleşik çevre, yeni bir toplum inşa etmek için mücadele eden Nepal halkının gözüne toz atarak, sadece monarşinin sona ermesinin Nepal halkının tüm sorunlarına köklü bir çözüm sağlayacağını söyleyerek propaganda yapmaya devam etti!

Nepal monarşisi 2008 yılında resmen devrildi. Ama bu ne anlama geliyordu? Monarşinin yıkılmasıyla Nepal'de sözde ‘parlamenter demokrasi’ kuruldu, ancak Nepal halkının temel sorunlarının hiçbiri çözülmedi. Aksine, tıpkı Hindistan'daki ‘parlamenter demokrasi’ gibi, kralsız Nepal'de de büyük bürokratik burjuvazi, büyük toprak ağaları ve şirketler tarafından beslenen binlerce küçük ve büyük ‘kral’, parlamenter parti lideri yetişti. Bunlar halkı yağmalama konusunda eski krallardan bile daha yetenekli hale geldiler. Büyük arabaları, büyük evleri ve yabancı bankalara yatırılmış muazzam varlıkları vardı. Öte yandan Nepal halkı bu kadar kan dökerek hiçbir şey elde edemedi. Kralsız Nepal'in bu taçsız kralları 'Nepo Baby’lerdir. Nepal'de sözde ‘parlamenter demokrasi’ kurulduğundan beri Nepal halkı bu ‘Nepo Baby’ler tarafından bir baskı ve sömürü ağına hapsedilmiştir. Bu kitlesel isyana katılan sıradan insanların öfkesi tam da bu ‘Nepo Baby’lere yönelmiştir.

Peki, CIA Nepal'deki olaylara müdahil olmuyor mu?

Elbette oluyor. Çeşitli sağcı şeytani güçlerin, Nepal halkının bu çürümüş ‘parlamenter demokrasi’ modeline karşı haklı öfkesini istismar ederek, son birkaç yıldır kamuoyunu monarşiyi geri getirmek lehine şekillendirmeye çalıştığı unutulmamalıdır. 'Hami Nepal' adlı yabancı finansmanlı ‘apolitik’ bir STK, Nepal'deki kitle hareketinin merkezi olarak ortaya çıkmıştır. Emperyalistlerin tıpkı Bangladeş'te olduğu gibi Nepal için de ‘ince bir tasarımı’ olduğu açıktır. Komplocu “sol” güçler hakkında bir şeyi bilmek önemlidir. Emperyalizmin kamplarından birinin etkisi altındaki bir ülkede devlete karşı haklı bir halk öfkesi ortaya çıktığında, o kampın rakip kampı her zaman bu halk öfkesini kendi çıkarlarının gerçekleşmesi için yanlış yönlendirmeye çalışmıştır. Başka bir deyişle, bu tür emperyalist komplolar yeni bir şey değildir. Peki böyle bir durumda gerçek komünistlerin görevi ne olmalıdır? Böyle bir durumda devrimci komünistler tam olarak Bolşeviklerin 1917 Şubat Devrimi sırasında yaptıklarını yapmalıdır. Yani, emperyalistlerin iç çatışmalarından yararlanarak, ‘'ince tasarım’' tuzağını bozmak ve halkın haklı kitlesel öfkesine devrimci bir yön vermek. Komplo tüccarı “solcular”, Rusya'da çarlığa son vermek için mücadele eden Rus halkına yönelik bazı emperyalistler tarafından ‘'ince bir tasarım’' yapıldığını bilmiyor olabilirler. Bakalım Lenin bu bağlamda ne demiş?

"Ancak savaşın başlarındaki yenilgiler kargaşayı hızlandıran olumsuz bir faktör olsa da, İngiliz-Fransız finans kapitali, İngiliz-Fransız emperyalizmi ve Rus Oktobrist-Kadet sermayesi arasındaki bağlantı, Nikolay Romanov'a karşı bir komplonun doğrudan örgütlenmesi yoluyla bu krizi hızlandıran bir faktördü.

Durumun bu son derece önemli yönü, bilinen nedenlerle, İngiliz-Fransız basını tarafından örtbas edilmekte ve Almanlar tarafından kötü niyetle vurgulanmaktadır. Biz Marksistler gerçekle bilincimiz açık bir şekilde yüzleşmeli ve ne birinci grup emperyalist savaşçıların yalanlarıyla, resmi şekerli diplomatik ve bakanlık yalanlarıyla ne de diğer savaşçı gruptaki mali ve askeri rakiplerinin sırıtmalarıyla kafamızın karışmasına izin vermemeliyiz. Şubat-Mart Devrimi'ndeki olayların tüm seyri açıkça göstermektedir ki, II. Nikolay (ve umarız ki sonuncusu olacaktır ve biz de böyle olmasına çalışıyoruz) ile II. Wilhelm arasında “ayrı” anlaşmaları ve ayrı bir barışı engellemek için uzun süredir en umutsuz çabaları sarf eden İngiliz ve Fransız elçilikleri, ajanları ve ‘bağlantıları’ ile birlikte, Oktobristler ve Kadetlerle, generallerin bir bölümü ve ordu ve Petersburg garnizon subaylarıyla birlikte, Nikolay Romanov'u tahttan indirmek amacıyla doğrudan bir komplo düzenlediler." - V.I. Lenin, Uzaktan Mektuplar

Umutsuzluk içinde olan “sol” partiler, “ince tasarım” ve “kumpas” saplantısı içindedirler ve halka, her şeyden önce kendi siyasetlerine güvenmeyi bilmemektedirler. Bu ‘ince tasarım’ halkın haklı öfkesini kullanıyor olsa bile, toplumsal değişim mücadelesi halka ve devrimci komünist siyasete güvenerek verilmelidir. Nepal halkının bu isyanı haklıdır. Eğer emperyalistlerin ‘ince tasarımı’ gerçekten engellenmek isteniyorsa, o zaman temel görev Nepal devletini desteklemek değil, Nepal devletine karşı devam eden savaşta işçi-köylü-orta sınıfın çıkarları doğrultusunda birleşik devrimci alternatif bir güç merkezi inşa etmek olmalıdır.

Dün, 9 Eylül'de, revizyonist "Nepal Komünist Partisi" lideri Başbakan K.P. Oli istifa etti ve ordunun yardımıyla ülkeden kaçtı. Tarihsel bağlamda 9 Eylül aynı zamanda Mao Zedung Yoldaş'ın ölüm yıldönümüdür. Bu tarihsel bağlamı akılda tutarak, Mao Yoldaş'ın sözlerini bugün tekrar tekrar vurgulamak gerekiyor: “Marksizm birçok ilkeden oluşur, ancak son tahlilde hepsi tek bir cümleye geri getirilebilir: isyan etmek haktır.”

Yazar: Soumyadeep Kanji

kaynak: https://redherald.org/2025/09/13/revolutionary-students-front-context-nepal-imperialist-plot-vs-revolutionary-potential
yazının orijinali Nepal Devrimci Öğrenci Cephesi'nin yayın organı 'Çatrafauj'da yayınlanmıştır: 
https://chhatrafauj.wordpress.com/2025/09/10

çeviri: Enternasyonal Marksist-Leninist Arşiv